Olaylar Ve Görüşler: Seçimin sonucunu kadınlar belirleyecek

Son 20 yılda, tek adam/AKP hükümetlerinin ülke/yereli yönetme anlayışı kent suçları işlemeye yatkın; ayrıştırıcı, yağmacı, eşitsizliği artıran uygulamalara dayalıdır. Çünkü kentsel yoksulluktan ve eşitsizlikten, hukuksuzluktan en çok kadınlar etkilenmektedir. Doğanın korunması, yaşanabilir -fiziki, sosyal, kültürel vb. Her sabah çocuğunun beslenme çantasına ne koyacağı kaygısını yaşamak istemedikleri için de ülkemizde ilk defa sonucunu kadınların belirlediği seçime gidiyoruz. Çünkü kentlerdeki zenginliğin eşit dağıtılması, yıkımcılar tarafından kentlerin yağmalanmasının önüne geçilmesi bu yapının yıkılması ile yakından ilintilidir. EŞİTSİZLİK VE HUKUKSUZLUKKentlerde değişimi önceleyen partilerin izlenceleri, oluşturulan oligarşik yapının yıkılması olmalı. HATİPOĞLUYAZAR",. Bireysel kadınların özgüvenlerinin gelişmesini sağlar ve üretime katılmalarının önünü açar. Yoksulluğun ve eşitsizliğin geriletilmesini öncelemelidir. ‘MOR’ EKONOMİYerelde, kadınların yönetime etkin katılmasının değişik yöntemleri vardır. Çünkü kadınlar yoksulluğun/eşitsizliğin tutsaklığından kurtulmalarının buna bağlı olduğunu biliyor. Yerel seçim süreci geriye doğru işlerken partiler yerel yönetim izlencelerini ortaya koymaya başladı. Bu nedenle yerel seçimlerin gündemi, kentlerdeki oligarşik yapının yıkılması olmalıdır. Bu anlayış, yerel yönetimleri hemşeri hukukunu korumayan “oligarşik” yapıya belediye başkanlarını “oligarka” dönüştürdü. Kadının yönetime etkin katıldığı, bir kent yönetimi hedeflenmelidir. Bu nedenle siyasi partilerin, yerel yönetimler ile ilgili izlenceleri önemlidir. - kentlerin oluşturulması, birlikte yaşama kültürünün geliştirilmesi, yaratılan kentsel zenginlikten yurttaşların eşit yararlanmasına sağlamak vb. Bu nedenle yerel seçimlerde kadını önceleyen izlenceler başarılı olacak. Geliştirilecek iş ilişkilerinin hedefi; mahalli hizmetlerin -parkların, yolların bakımı, ortak alanların temizliği, çocuk ve yaşlı bakımevi hizmeti vb. Kadının etkin olması oligarşik yapının yıkılmasını, yaşanabilir/uygar kentlerin oluşmasını sağlar. - kooperatif üzerinden mahalledeki kadınlara devredilmesine, evlerinde ürettikleri gıdaların, el işleri vb. Yaşadığı mahalleye/kente karşı sorumluluk duygusunu öne çıkartır. Süreç “sürdürülebilir kent” oluşturma projeleri sunmak yerine, bir verene karşı, biz iki veriyoruz söylemi üzerinden ilerliyor. ürünlerin sergilenmesi ve satılmasına destek verilerek “mor” ekonominin, evlerin içine taşınarak büyütülmesi olmalıdır. olguların iyileştirilmesi de yerel yönetim anlayışı ile doğrudan ilintilidir. Yalnızca insana dokunmazlar. Önümüzdeki yerel seçimlerde kentlerdeki oligarşik yapının yıkılması, kadınlar tarafından gerçekleştirilecektir. Yerel yönetim; her mahallede, mahalle sakini kadınlar tarafından kurulacak “kadın girişimci kooperatiflerine” önderlik yapmalı, desteklemelidir. Oysa yerel yönetimler, yurttaşlara doğrudan dokunan, “doğumundan ölümüne kadar” ilişkisinin kopmadığı, insan odaklı yönetimlerdir. Bunlardan en etkili olanı, yerel yönetim-kadın işbirliği ile “mahalle mor” ekonomisinin oluşturulmasıdır. Aynı zamanda, izlenceler devrimci, Aydınlanmacı içerik taşımalı ve gerici yapılanmaya izin vermemeli. “Dayanışmacı, devrimci” kişiliğini geliştirerek ülkenin/kentlerin geriye sürüklenmesinin, hukukun, insan haklarının örselenmesinin önünde setler oluşturur. İRFAN O.

Olaylar Ve Görüşler: Seçimin sonucunu kadınlar belirleyecek - İrfan O. HATİPOĞLU

Geliştirilecek iş ilişkilerinin hedefi; mahalli hizmetlerin -parkların, yolların bakımı, ortak alanların temizliği, çocuk ve yaşlı bakımevi hizmeti vb. ‘MOR’ EKONOMİYerelde, kadınların yönetime etkin katılmasının değişik yöntemleri vardır. Kadının etkin olması oligarşik yapının yıkılmasını, yaşanabilir/uygar kentlerin oluşmasını sağlar. Bireysel kadınların özgüvenlerinin gelişmesini sağlar ve üretime katılmalarının önünü açar. ürünlerin sergilenmesi ve satılmasına destek verilerek “mor” ekonominin, evlerin içine taşınarak büyütülmesi olmalıdır. İRFAN O. Yerel yönetim; her mahallede, mahalle sakini kadınlar tarafından kurulacak “kadın girişimci kooperatiflerine” önderlik yapmalı, desteklemelidir. Bu nedenle yerel seçimlerin gündemi, kentlerdeki oligarşik yapının yıkılması olmalıdır. Çünkü kentsel yoksulluktan ve eşitsizlikten, hukuksuzluktan en çok kadınlar etkilenmektedir. Süreç “sürdürülebilir kent” oluşturma projeleri sunmak yerine, bir verene karşı, biz iki veriyoruz söylemi üzerinden ilerliyor. Bu nedenle siyasi partilerin, yerel yönetimler ile ilgili izlenceleri önemlidir. Oysa yerel yönetimler, yurttaşlara doğrudan dokunan, “doğumundan ölümüne kadar” ilişkisinin kopmadığı, insan odaklı yönetimlerdir. EŞİTSİZLİK VE HUKUKSUZLUKKentlerde değişimi önceleyen partilerin izlenceleri, oluşturulan oligarşik yapının yıkılması olmalı. Yaşadığı mahalleye/kente karşı sorumluluk duygusunu öne çıkartır. HATİPOĞLUYAZAR",. Yalnızca insana dokunmazlar. Önümüzdeki yerel seçimlerde kentlerdeki oligarşik yapının yıkılması, kadınlar tarafından gerçekleştirilecektir. Bunlardan en etkili olanı, yerel yönetim-kadın işbirliği ile “mahalle mor” ekonomisinin oluşturulmasıdır. - kooperatif üzerinden mahalledeki kadınlara devredilmesine, evlerinde ürettikleri gıdaların, el işleri vb. - kentlerin oluşturulması, birlikte yaşama kültürünün geliştirilmesi, yaratılan kentsel zenginlikten yurttaşların eşit yararlanmasına sağlamak vb. Aynı zamanda, izlenceler devrimci, Aydınlanmacı içerik taşımalı ve gerici yapılanmaya izin vermemeli. Yerel seçim süreci geriye doğru işlerken partiler yerel yönetim izlencelerini ortaya koymaya başladı. Bu anlayış, yerel yönetimleri hemşeri hukukunu korumayan “oligarşik” yapıya belediye başkanlarını “oligarka” dönüştürdü. Her sabah çocuğunun beslenme çantasına ne koyacağı kaygısını yaşamak istemedikleri için de ülkemizde ilk defa sonucunu kadınların belirlediği seçime gidiyoruz. Doğanın korunması, yaşanabilir -fiziki, sosyal, kültürel vb. Kadının yönetime etkin katıldığı, bir kent yönetimi hedeflenmelidir. Çünkü kadınlar yoksulluğun/eşitsizliğin tutsaklığından kurtulmalarının buna bağlı olduğunu biliyor. Yoksulluğun ve eşitsizliğin geriletilmesini öncelemelidir. Son 20 yılda, tek adam/AKP hükümetlerinin ülke/yereli yönetme anlayışı kent suçları işlemeye yatkın; ayrıştırıcı, yağmacı, eşitsizliği artıran uygulamalara dayalıdır. Çünkü kentlerdeki zenginliğin eşit dağıtılması, yıkımcılar tarafından kentlerin yağmalanmasının önüne geçilmesi bu yapının yıkılması ile yakından ilintilidir. olguların iyileştirilmesi de yerel yönetim anlayışı ile doğrudan ilintilidir. “Dayanışmacı, devrimci” kişiliğini geliştirerek ülkenin/kentlerin geriye sürüklenmesinin, hukukun, insan haklarının örselenmesinin önünde setler oluşturur. Bu nedenle yerel seçimlerde kadını önceleyen izlenceler başarılı olacak.